Üstü Altından Değerli(ymiş)…
Kaz Dağları bir -milli- servet bunda şüphe yok. Ama yani bu sen buraya kondun diye senin olmuyor bu biir. Doğanın bir parçası. Galeyana gelip güzel bir slıgan bulup adam toplayıp gitmekte üstümüze yok, yeri gelirse döveriz de. Öyle fenayız yani, güçlüyüz. Fanilayla tank bile durdururuz çok feci. Neyse ne kadar güçlü bir millet olduğumuzu sanırım anlatmaya gerek yok. Mesela dedelerimiz harbi savaşmış ortaya bir cumhuriyet çıkmış, kendi kendine yeten. Ama o dedendi yavrum, sen değil. Dedenin tırnağı olamamışsın ki ülke bu hale gelmiş. Övünerek de bir yere yürümüyor bu gemi, öğünmen, çalışman, dahası güvenmen gerekiyor ama biz sadece “övünelim” Ya arkadaş bu sözü bile yanlış anlamışsın övünüp duruyosun ne altını ne üstü.
Ara ara gelir bize ülkeleri protesto ederiz, bayrak yakar, portakal keseriz. Coca Cola’yı protesto eder Fanta içeriz, onların iPhone’u varsa bizim de Samsung’umuz Vestel’imiz var di mi. Trajikomik.
Altın meselesine dönersek lafı uzatmadan şöyle sonlandırmak istiyorum. Eğer bu tüketim çılgınlığını sürdürmek istediğin sürece o altın da aranacak, başka madenler de. Çok biliyosan çıkarsaydın bor mineralini de dünyaya meydan okusaydın ama doğru yabancılar çıkarmamıza izin vermiyordu di mi. Neyse biz atletle tank durdurmaya devam edelim.
Düğünde takılan takıyı kim takmış diye oturup düğün videosu seyreden bir milletin altın aramaya tepki vermesi kadar ironik ne var şu dünyada gerçekten bilemiyorum.